İtiraf Ediyoruz Biz Fikrimize Aşıktık
Before you start, if you like to read English version of this post, just click here!
Piri, konum bazlı olarak çalışan bir uygulama olarak tasarlandı. Bütün deneyiminiz şehri keşfederken doğru yerde doğru zamanda en iyi içeriği size sunmak üzerine geliştirildi. 10 metre önce çalsa nasıl olur seviyesinde detaylı çalışmalara girdiğimiz bir hassasiyete sahiptik.
Lansman sonrası uygulama duyulmaya başlandıktan sonra kullanıcılardan hep bir ağızdan bir soru gelmeye başladı:
“Turları yerine gitmeden de dinleyemiyor muyuz?”
Yeni ülkeler yeni şehirleri keşfetmek için sayfalarca kitap, megabaytlarca internet siteleri ve bloglar varken kullanıcılar neden Piri’yi kullanacaktı? Çünkü, biz gezerken doğru zamanda ilgili içeriği en kolay şekilde sunuyorduk. Sonuçta evinde dinlemek isteyenler Youtube’u açsın video izlesin ya TV’deki gezi programlarına baksın. Biz Piri’de konum bazlı bir deneyim sunuyoruz, tüm bu ürünlerden bir farkımız bu (muydu acaba?)
Değer önerimizde yanlış yere takıldığımız süreçte kaçırdığımız harika içgörüler şöyle:
- Ben seyahate çıkmadan önce gideceğim yer ile ilgili hazırlanmak istiyorum.
- Tüm turu tamamlamak istemiyorum ama devamını da merak ettim, şu kafede oturup dinlesem seversem gidip görsem.
- Çok güzel bir seyahatti, Piri’yle gezerken dinlediğimiz şöyle bir hikaye vardı o neydi ya?
Bu içgörüleri içeren sayısız mesaj alıyorduk yine de uzun süre karşı çıktık, kabul etmek istemedik. Ürün çıktıktan yaklaşık 6 ay sonra yukarıda gelen geri bildirimleri değerlendirme zorunda olduğumuzun farkına vardık.
Geç olsun da güç olmasın, bu konuda bir W3D toplantısı yapalım dedik. W3D mi? We Discover, We Decide, We Deliver’ın kendi lügatımızda kısaltılmış hali. Çoğu şirkette I Discover, I Decide, You Deliver sistemler çalışıyor.(Tanıdık geldi mi?) Bu da şirketlerde alınan böyle önemli kararların ekip içerisinde herkesin içine sinmeden alınmasına neden oluyor, tepeden gelen kararlar gönülden değil, zorla iş yapılmasına neden oluyor. Bizim için böyle süreçlerin herkesin içine sinerek ilerlemesi vazgeçilmez bir durum. Bu nedenle birlikte bu duruma nasıl bir çözüm getirebiliriz değerlendirdik.
Sonunda turları uzaktan da dinlemeye açmaya karar verdik. Ana deneyim yerinde keşfetmek olduğu için kullanıcıları uzaktan dinlediklerinde de yerinde dinlemeye yönlendirici ekranlar tasarladık. Böylece hem ana deneyimi bozmamış hem de kullanıcıların bağlılığını yan deneyimlerle desteklemiş olduk. Ürün açısından bakacak olursak verdiğimiz en iyi kararlardan biriydi. Bir dahakine asla 6 ay direneceğimizi düşünmüyorum, artık çok daha açık bir bakış açımız var.
Tüm bu süreçte usanmadan bize geri bildirim veren kullanıcılarımız olduğu için çok şanslı hissediyoruz. İtiraf etmek gerekirse tam olarak fikrimize aşıkmışız. Şimdi baktığımızda neden bu kadar inat ettiğimizi anlayamıyoruz bile. Demek ki aşkın gözü kör olunca ürününüzle ilgili geri bildirimleri alamayabiliyorsunuz. Tabii ki ürününüzü sevin ama ona aşık olmayın. Ürünü siz değil kullanıcılar geliştiriyor.